bugün
- üstteki yazarla nereye gitmek isterdin10
- ruh varsa neden görünmüyor9
- türklerden adam çıkmaması9
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil23
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri25
- mesajın altlarda kalmış kusura bakma diyen kadın10
- karadeniz bölgesinde yaşamak13
- sözlükteki erkek nüfusu9
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste23
- arkadaşlar bu alınır mı9
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- anın görüntüsü18
- nişanlı kalmanın saçma olması12
- icardi190513
- akp chp yakınlaşması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- beni özlediniz mi8
- okula bikiniyle gelen kız8
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması16
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı21
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım20
- türklerin çok kolay devlet kurması9
- maca sekiz13
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı8
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi12
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- embesil yazarlar8
- en nefret edilen yazarlar8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- larisalisa15
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması19
- jose mourinho28
entry'ler (47)
Güvenme kendinden başkasına. Kimseye bel bağlama.
Erkekler de kadınlar da doğuştan bir zara sahiptir. Bu zar, bağışıklık sistemi gelişinceye dek üreme ve aynı zamanda boşaltım organlarının korunması amacına hizmet etmektedir. Çocuğun gelişimi ile birlikte ise bu yöndeki ihtiyacın ortadan kalkması ve bahsi geçen bu biyolojik parçanın işlevini yitirmesi söz konusudur. işlevini yitiren bu biyolojik parçanın günümüzde genellikle ergenlik çağına gelen erkeklerde bulunmayıp da kadınlarda bulunmasının sebebi ise bu kadar basit bir beyin fırtınası ile kolaylıkla anlaşılabilecek bir husustur.
Erkeklerde ergenlik dönemine dahi kalmadan bu söz konusu zar; doktorların hekimlerin yardımları ile türlü şölenler, davetler, yemekler eşliğinde gururla göğüsler gerile gerile saf dışı bırakılırken, "erkek oldun artık" denilirken; aynı biyolojik parça farklı bir cinsiyette 'bekaret' adını almakta ve bu biyolojik parçanın yine saf dışı kalmış olması bu kez bir gurur değil, utanç ifade etmektedir.
Yaratıcının aynı amaçla bizlere bahşettiği bir oluşumu bu şekilde lanse etmek de düşünmeyi bilmeyen, düşünmeye düşman kesimlerin algısıdır.
edit: olsa nerede olacaktı diyenlere cevaben ise, zaten vardı ve de evet tam da tahmin ettiğiniz gibi etrafındaydı. Çünkü amacı dediğim gibi korumaktır.
Kafalardaki tüm soruların cevabı 'sünnet'tir.
Evet erkeklerin daha önce ilişkiye girip girmediği sünnetsiz şekilde de bilinemez. Bu da o zarın asıl amacının bekareti belirlemek olmadığını kanıtlar niteliktedir.
Erkeklerde ergenlik dönemine dahi kalmadan bu söz konusu zar; doktorların hekimlerin yardımları ile türlü şölenler, davetler, yemekler eşliğinde gururla göğüsler gerile gerile saf dışı bırakılırken, "erkek oldun artık" denilirken; aynı biyolojik parça farklı bir cinsiyette 'bekaret' adını almakta ve bu biyolojik parçanın yine saf dışı kalmış olması bu kez bir gurur değil, utanç ifade etmektedir.
Yaratıcının aynı amaçla bizlere bahşettiği bir oluşumu bu şekilde lanse etmek de düşünmeyi bilmeyen, düşünmeye düşman kesimlerin algısıdır.
edit: olsa nerede olacaktı diyenlere cevaben ise, zaten vardı ve de evet tam da tahmin ettiğiniz gibi etrafındaydı. Çünkü amacı dediğim gibi korumaktır.
Kafalardaki tüm soruların cevabı 'sünnet'tir.
Evet erkeklerin daha önce ilişkiye girip girmediği sünnetsiz şekilde de bilinemez. Bu da o zarın asıl amacının bekareti belirlemek olmadığını kanıtlar niteliktedir.
Dersini dinlerken çoğu zaman yüzümde istemsizce bir gülümseme uyandıran saygıdeğer hocamız.
78 yaşına gelmesine rağmen 20lik delikanlılara taş çıkartacak çeviklikte olan ve bu nedenle her ders hayretler içerisinde bırakan Ceza Hukuku profesörüdür. Kendisi de bu yönünü sıklıkla "Daha ölmedik yahu daha ölmedik!" diyerek akabinde de gülmesi ile latife yollu belirtmektedir. Allah başımızdan eksik etmesin.
Bu arada içel hocayı bir tek ben mi Yaşar Kemal'e benzetiyorum?
78 yaşına gelmesine rağmen 20lik delikanlılara taş çıkartacak çeviklikte olan ve bu nedenle her ders hayretler içerisinde bırakan Ceza Hukuku profesörüdür. Kendisi de bu yönünü sıklıkla "Daha ölmedik yahu daha ölmedik!" diyerek akabinde de gülmesi ile latife yollu belirtmektedir. Allah başımızdan eksik etmesin.
Bu arada içel hocayı bir tek ben mi Yaşar Kemal'e benzetiyorum?
Ne kadar burada saygınlığını yitirdiğinden, yalancı olduklarından bahsedilse de herkesin bir gün muhtaç kalacağı kişidir. Burada atıp tutanların hepsi işi düştüğünde "aman avukat canım avukat" diye yana yakıla kapısına çok gidecektir.
Türk hukukunda avukatla temsil zorunluluğu yoktur. istemiyorsanız birine vekalet vermek zorunda değilsiniz. Kimse kimseden zorla vekalet almıyor yani.
Ben kendi dava dilekçemi kendim yazarım, kimsenin beni savunmasına gerek yok ben tüm hukuki yolları bilirim diyorsan tamam tüm yazdıklarında haklısın. Ama bir dava açılacağı zaman daha dilekçeyi hangi mahkemeye yazacağını bilmeyen adam avukatlığın saygınlığını sorgulamadan önce durup bir düşünmeli.
Hukuk ve avukatlık zihinlerdeki 'yalancı, sahtekâr' algısından ibaret değildir.
Türk hukukunda avukatla temsil zorunluluğu yoktur. istemiyorsanız birine vekalet vermek zorunda değilsiniz. Kimse kimseden zorla vekalet almıyor yani.
Ben kendi dava dilekçemi kendim yazarım, kimsenin beni savunmasına gerek yok ben tüm hukuki yolları bilirim diyorsan tamam tüm yazdıklarında haklısın. Ama bir dava açılacağı zaman daha dilekçeyi hangi mahkemeye yazacağını bilmeyen adam avukatlığın saygınlığını sorgulamadan önce durup bir düşünmeli.
Hukuk ve avukatlık zihinlerdeki 'yalancı, sahtekâr' algısından ibaret değildir.
Siyah deri ceket giyin ve sakal bırakın ille bir gideriniz olur.
Sevişmek için evlenmeyi beklemekten vazgeçerseniz uçup gidecek hissiyattır.
Şu algı beni hem güldürüp hem de düşündürmektedir. Gerçekten hukuku yukarıdaki bu maddeleri tartışacak kadar basit ve lakayt bir kurum olarak mı görüyorsunuz?
Türk aile hukuku açısından evlenme sırasında yapılabilecek tek şey 'mal rejiminin' belirlenmesidir.
Evlilik sözleşmesinin dört çeşidi bulunmaktadır. Bunlar;
- edinilmiş mallara katılma(yasal rejim)
- mal ayrılığı
- paylaşmalı mal ayrılığı
- mal ortaklığı 'dır.
Bu sözleşme, mal rejimi sözleşmesi olarak da karşımıza çıkabiliyorken noterde düzenlenmemiş veya noter tarafından onaylanmamış sözleşmeler ise geçerli sayılamamaktadır.
Bir bilgi olması açısından ise bu sözleşmenin muhtemel bir boşanma durumu göz önünde tutularak yapılan bir sözleşme olduğunu söylemeliyim.
Bunlara ek olarak halihazırda yürürlükte olan Türk Medeni Kanunumuzun 23. Maddesinin hükümlerine göre 'kişilik' koruma altına alınmış olup 'kimsenin hak ve fiil ehliyetlerinden kısmen de olsa vazgeçemeyeceği, özgürlüklerinden vazgeçemeyeceği veya onları hukuka ya da ahlaka aykırı olarak sınırlayamayacağı' emredici olarak düzenlenmiştir.
Bu bilgiler ışığında "eteğin boyu, seksin süresi" gibi sözleşmeye eklenecek hukuki olmayan hususların hükümsüz sayılmaktan öteye gidemeyeceğini ve ölü bir sözleşme kurulmuş olacağını göstermiş bulunmaktayız.
Türk aile hukuku açısından evlenme sırasında yapılabilecek tek şey 'mal rejiminin' belirlenmesidir.
Evlilik sözleşmesinin dört çeşidi bulunmaktadır. Bunlar;
- edinilmiş mallara katılma(yasal rejim)
- mal ayrılığı
- paylaşmalı mal ayrılığı
- mal ortaklığı 'dır.
Bu sözleşme, mal rejimi sözleşmesi olarak da karşımıza çıkabiliyorken noterde düzenlenmemiş veya noter tarafından onaylanmamış sözleşmeler ise geçerli sayılamamaktadır.
Bir bilgi olması açısından ise bu sözleşmenin muhtemel bir boşanma durumu göz önünde tutularak yapılan bir sözleşme olduğunu söylemeliyim.
Bunlara ek olarak halihazırda yürürlükte olan Türk Medeni Kanunumuzun 23. Maddesinin hükümlerine göre 'kişilik' koruma altına alınmış olup 'kimsenin hak ve fiil ehliyetlerinden kısmen de olsa vazgeçemeyeceği, özgürlüklerinden vazgeçemeyeceği veya onları hukuka ya da ahlaka aykırı olarak sınırlayamayacağı' emredici olarak düzenlenmiştir.
Bu bilgiler ışığında "eteğin boyu, seksin süresi" gibi sözleşmeye eklenecek hukuki olmayan hususların hükümsüz sayılmaktan öteye gidemeyeceğini ve ölü bir sözleşme kurulmuş olacağını göstermiş bulunmaktayız.
"Şu an yanımda olsan sana neler söylerdim
Kafam hafif dumanlı her derdimi dökerdim
Biraz ümidim olsa ömür boyu beklerdim..."
Ömür boyu beklerdim...
Kafam hafif dumanlı her derdimi dökerdim
Biraz ümidim olsa ömür boyu beklerdim..."
Ömür boyu beklerdim...
Kardeş payı. Hiç tereddütsüz.
- Neden bir adam, yağmurlu gecede evini üç kez terkedip geri döner?
- Belki karısının onu karşılama tarzını seviyordur.
(1954)
- Belki karısının onu karşılama tarzını seviyordur.
(1954)
Dişlerin çürümesi. Öldürmüyor ama yaşatmıyor da...
Davulcudur. Hala içimi bir fena edendir. Bu yaşımda bile sahur vakitlerinde gerilmeme, huzursuzlanmama ve kalbimde tuhaf kıpraşımlar hissetmeme neden olur.
internet.
Elektrik.
Su.
Yokluklarında elim ayağım karışır, ne yapacağımı bilemez hale gelirim.
Elektrik.
Su.
Yokluklarında elim ayağım karışır, ne yapacağımı bilemez hale gelirim.
Aynadaki halini gördükçe kendisini bu hale düşüren insanı ve ağlamaya sebep olan olayı bir daha unutmamak üzere yeminlerin edileceği, sözlerin verileceği, intikam çanlarının çalmaya başladığı andır. Aynadaki akiste görülen benliğin zayıfladığı duruma neden olan kişi ve olaylar, işitilen sözler bir daha asla unutulmamak üzere hafızaya kazınacaktır.
Ev arkadaşı. Gayet açık ve net. Pişmanlıktır. Uzak durun bunlardan.
Yıldız ablanın aşk laftan anlamaz ki şarkısını söyleyerek uyandım. Uyuyorken de uyanıyorken de sevmek böyle bir şeymiş...
Tüm Türkiye hayır dese de sandıklar evet diyecektir.
Muayne mi? Bunları da yazar diye sözlüğe alıyorlar işte...
Sağlığında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün gölgesinde kalmasının acısını çıkarmıştır.